Keçiborlu Hava Durumu
Keçiborlu Hakkında
Isparta’ya 41 km uzaklıkta konumlanan Keçiborlu, E24 Devlet Karayolu üzerinde bölgenin önemli bir kavşak noktasında yer almaktadır. İlçenin ortalama rakımı 1010 m ve yüzölçümü 562 km²’dir. Ayrıca, Keçiborlu sınırları içinde Burdur Gölü’nün 22 km’lik kuzey kıyı şeridi bulunmaktadır ve ilçe, Süleyman Demirel Havalimanı’na ev sahipliği yapmaktadır.
Keçiborlu, Burdur Gölü kenarında doğa severlere muazzam bir kuş gözlem deneyimi sunmaktadır. Bu alan, zengin kuş türleriyle öne çıkarken, göl kıyısındaki doğal güzellikleriyle de dikkat çekmektedir. Keçiborlu’nun sunduğu bu doğal zenginlik, kuş gözlemcileri için ideal bir destinasyon olma özelliği taşımaktadır.
Tarihte Keçiborlu
Keçiborlu adının kökenine dair farklı rivayetler bulunmaktadır. Bir tezatlık içeren öyküye göre, Keçiborlu’ya yerleşenlerin bir kısmının Niğde’nin Bor İlçesi’nden gelerek buraya yerleştikleri, diğer bir kısmının ise Uluborlu’ya yerleştiği ve bu topluluğun Keçiborlu’ya “kiçiborlu” yani küçük borlu adını verdiği belirtilmektedir. Ayrıca, bölgenin arazi yapısına atfen küçük taşlık yer anlamına gelen “Kiçiborlu” isminin kullanıldığı ve daha sonra bu ismin “Keçiborlu” olarak değiştirildiği ifade edilmektedir.
Keçiborlu’nun tarihine dair izlere ulaşılan en eski yerleşimler Tunç Çağı’na (MÖ 3000-1200) ait Keçiborlu Höyük (Dörtyol) ve Kılıç Höyük’te (Kılıç) bulunmuştur. Aynı bölgede Frigya sınırına yakın olan Baris Antik Kenti’nin varlığı, tarihçilere zengin bir kültürel mirasın izlerini sürme fırsatı sunmaktadır.
Keçiborlu, tarihi süreç içinde Selçuklu ve Osmanlı egemenliklerine girmiş, bölgenin köklü tarihini ve kültürel dokusunu oluşturan önemli kilometre taşlarına ev sahipliği yapmıştır. Ayrıca, Aydoğmuş Kasabası’nın adının ramazan bayramının başlangıcını gösteren hilalin burada ilk defa gözetlenmesinden kaynaklandığına dair bir rivayet de bu toprakların tarihine renk katmaktadır.
Gülü İmbiklerden Hiç Damıttınız mı?
Senir ve Kılıç Kasabaları, Isparta’ya eşit uzaklıklarda konumlanmış olup ilçe merkezlerine olan yakınlıklarıyla dikkat çekmektedir. Bu kasabalarda yoğun bir şekilde gül bahçeleri ve gül fabrikaları bulunmaktadır, özellikle gül toplama sezonunda canlılık kazanmaktadırlar. Organik gül bahçelerinde gerçekleşen gül toplama etkinliklerine, hem yurt içinden hem de yurt dışından gelen turistlerin ilgi gösterdiği gözlemlenmektedir.
Senir Kasabası, geleneksel gül imbiklerinden gülyağı ve gülsuyu elde etme imkanı sunan Sebat Gülyağı Ltd. Şti.’ne ait tesislere ev sahipliği yapmaktadır. Turistler, burada gülün eşsiz özlerini keşfederken geleneksel üretim yöntemlerini de deneyimleyebilirler. Ayrıca, kasabanın zengin kültürel mirasını yansıtan etnografik eserlerin sergilendiği bir Kültür Evi, Senir’in geçmişine dair keyifli bir yolculuk sunmaktadır. Bu ev, kasabanın eski sosyal, kültürel ve ekonomik dokusunu ziyaretçilere yaşatma amacını taşırken, ziyaretçilere unutulmaz bir deneyim sunmaktadır. Senir’e yapılan ziyaretlerde, bu kültür evini görmek, kasabanın tarihini ve geleneklerini daha yakından tanımak adına önemli bir adımdır.
Lavanta Kokulu Köy; Kuyucak
Kuyucak Köyü’nde yoğun bir şekilde yetiştirilen lavanta, doğal koşullara bağlı olarak Temmuz ayının başında açmaya başlar ve hasat işlemleri Temmuz ayının sonlarına kadar devam eder. Bu özel köy, Türkiye’nin lavanta üretiminin yüzde 90’ını gerçekleştirmekte ve lavanta çiçekleri, üreticiler tarafından yaşken veya hasattan sonra kurutularak satışa sunulmaktadır. Bu çiçekler, fabrikalarda işlenerek krem, sabun, yağ, kolonya gibi çeşitli ürünlere dönüşmekte ve tüketicilere ulaşmaktadır.
Lavanta bitkisi ve lavanta bazlı ürünler, sinirleri yatıştırmak, uyku düzenini düzeltmek, romatizma ve kas ağrılarını hafifletmek, saç köklerini güçlendirmek, ev ve giysileri zararlı böceklerden korumak, hoş bir koku sağlamak gibi farklı kullanım alanlarına sahiptir. Bu özellikleriyle lavanta, sağlık ve güzellik alanında çeşitli ihtiyaçlara cevap verir.
Lavantaların çiçek açtığı dönemde, mor renkli tarlalar fotoğraf çekimi için ideal bir atmosfere sahiptir. Bu dönemde Kuyucak Köyü ve çevresinde yapılabilecek aktiviteler arasında yürüyüş, bisiklet sürme ve doğal güzellikleri fotoğraflama gibi etkinlikler bulunmaktadır. Bu doğal güzelliklerle çevrili köy, ziyaretçilere eşsiz bir deneyim sunmaktadır.
İncesu Köyü Camii
İncesu Beldesi’nin tarihini yansıtan çeşitli yapıları arasında öne çıkanlar arasında İncesu Köyü Camii, Sinan Bey Camii, Aslanlı Çeşme, Koca Çeşme, Çelikler Çeşmesi ve Hacı Emin Sarnıcı gibi önemli eserler bulunmaktadır.
İncesu Köyü Camii, kuzeybatı köşesinde tek şerefeli bir minaresi olan, kare planlı ve kırma çatılı bir yapıdır. 1692 yılında inşa edilen bu cami, bölgenin tarihi ve mimari zenginliğini yansıtan önemli bir eserdir.
Sinan Bey Camii
Sinan Bey Camii, ilçe merkezinde yer alır ve taş duvarlara sahip kareye yakın düzdörtgen bir plana sahiptir. Marsilya kiremiti ile kaplı kırma çatısı, camiyi estetik bir görünüme kavuştururken, üç farklı cephede yer alan giriş kapıları caminin mimari özelliklerini vurgular.
Aslanlı Çeşme
Aslanlı Çeşme, İncesu Beldesi Köyiçi Mevkii’nde konumlanan yuvarlak kemerli ve dikdörtgen formda bir sokak çeşmesidir. Üzerindeki aslan kabartmalarıyla dikkat çeken çeşme, H. 1303 (M. 1885) tarihine dayanmaktadır.
Koca Çeşme
Koca Çeşme, yine İncesu Beldesi Köyiçi Mevkii’nde bulunan bir diğer çeşmedir. Yuvarlak kemerli ve dikdörtgen formdaki bu taş çeşmenin H. 1303 (M. 1885) tarihinde yapıldığına dair bir kitabe bulunmaktadır.
Çelikler Çeşmesi
Çelikler Çeşmesi, İncesu Beldesi Çayderesi Caddesi’nde yer alan sivri kemerli ve dikdörtgen formdaki bir sokak çeşmesidir. Taş malzemeden yapılan çeşme, mimari zarafeti ve işçiliği ile bölgedeki tarihî mirası yansıtmaktadır.
Hacı Emin Sarnıcı
Hacı Emin Sarnıcı, Senir Kasabası’nın kuzeyinde, Kırardı Mevkii’nde bulunur. “Sucuk Kuyusu” olarak da anılan sarnıç, 70 cm yüksekliğinde ve 5 x 12 m ebatlarındadır.
Hacı Hüseyin Sarnıcı
Hacı Hüseyin Sarnıcı, Senir Kasabası’nın 6 km batısında, Tepecik Mahallesi’ne giden yolun güney kenarında yer alır. Bu sarnıç, yaklaşık 1,5 m yüksekliğinde ve 10 x 15 m ebatlarındadır.
Hasan Hüseyin Sarnıcı
Hasan Hüseyin Sarnıcı, Senir Kasabası’nda yer alan bir diğer sarnıçtır. Yaklaşık 2 m yüksekliğinde ve 14 x 8 m ebatlarına sahip olan bu sarnıç, bölgenin su ihtiyacına hizmet etmektedir.
